Riskli Gebelik Takibi

Riskli Gebelik Takibi

Riskli gebelik, anne ve/veya bebeğin hayatını tehdit eden veya kalıcı sekellere neden olabilecek durumlar ile birlikte olan gebeliklerdir. Gebelikte risk yaratabilecek sorunlar tüm gebeliklerin yaklaşık yüzde 6-8’inde görülmektedir. Bazı gebelikler, takibi sırasında riskli hale gelirken, bazıları da annenin gebelik öncesindeki sağlık problemleri dolayısıyla en başında riskli başlar. Riskli gebeliklerin bu alanda deneyimli kişilerce takip edilmesi hayati önem taşır. Riskli gebelik takibi gebelik ve doğum komplikasyonlarını azaltır.

Riskli gebelik üç farklı durumlarda gelişebilir:

  • · Gebelik öncesi varolan bazı hastalıklar gebelikte ve doğum sonrası anne ve bebek için hayati risk oluşturabilir. Kronik hipertansiyon, diyabet (şeker hastalığı), epilepsi, kalp hastalıkları, astım, tiroid hastalıkları, kanama-pıhtılaşma bozuklukları, psikiyatrik hastalıklar gibi gebelik öncesinde varolan hastalıklar riskli gebeliğe neden olan durumlardır. Bunun yanında gebelik öncesi bazı ilaç kullanımları da fetus üzerine olası etkileri nedeniyle riskli gebeliğe neden olabilirler. Bunlar, retinoik asit (A vitamini), metotreksat, rubella (kızamıkçık) aşısı, tiroid sintigrafisi vb şeklinde sıralanabilir.
  • · Gebelikte görülen durumlar düşük tehlikesi, erken doğum tehlikesi,rahim ağzı kısalığı, suların erken gelmesi(erken membran rüptürü), gebelik hipertansiyonu ve preeklampsi(hipertansiyona bağlı gebelik zehirlenmesi), çoğul gebelik (ikiz,üçüz), gebelikte ilaç kullanılması veya radyoysan maruziyeti gibi durumlar riskli gebelik kategorisine girer. Bebeğe ait sakatlıklar, bebekte gelişme geriliği olması, gebelik tarama testlerinde risk saptanması gibi durumlar veya bebeğin eşinin aşağı yerleşmesi (plasenta previa), bebeğin suyunun az veya fazla olması(oligohidramnios,polihidramnios) gibi durumlarda sıkı takip gerektiren riskli gebelikler kategorisinde değerlendirilmektedir.
  • · Doğum sonrasında anne hayatını tehlikeye sokabilecek olan durumlar da riskli gebelik olarak sınıflandırılmaktadır. Bu durumlar ise doğum sonrası kanama veya damar tıkanıklığı ve pıhtı atmasına neden olabilecek hadiselerdir (çoğul gebelik, polihidroamnios (suyun fazla olması), daha öncesinde üçten fazla doğum yapmış olmak, bebeğin eşinin aşağı yerleşimli veya rahim duvarına yapışık olduğu durumlar (plasenta akreata), annenin aşırı kilolu olması veya gebelikte fazla kilo alması gibi).

Riskli gebeliklerde mevcut riske neden olan duruma özgü yaklaşımlar yapılır takip ve tedavi algoritmaları geliştirilir. Bazen ayaktan tedavi yeterli iken bazen yatarak tedavi gerekebilir. Burada hem anne hem bebek sağlığı birlikte düşünülür.

Riskli gebeliğe neden olabilecek ve önlenebilecek sebepler gebelik öncesi tespit edilebilir. Dolayısıyla gebelik başlamadan rutin kontroller yapılmalıdır.

Unutulmaması Gereken Bir Durum Da Gebeliklerde Durum Her An Değişebilir!

Sizin ve bebeğinizin sağlığı çok önemlidir. Dolayısıyla kontrolleri sakın ihmal etmeyin.